Çocuklar genellikle kokulu yiyeceklerden oluşan (yumurta, peynir,.. vs.) kahvaltı öğününü reddederler. Özellikle tabaklarında karışık, bulamaç şeklindeki görüntüler çocukların bu öğünü atlamasına neden olur. Çocukluk çağında bu öğünü atlama alışkanlığı kazanılması erişkin çağda da devam eder ve bu düzensiz beslenmeler sonucu obezite ve neden olduğu ciddi sağlık sorunları karşımıza çıkabilir.
Aslında bu konuda yapılması gereken görsellik ve çocuğa kahvaltı alışkanlığını kazanmak için zaman tanımaktır.Çocuklar genellikle ailede yaşayan diğer bireylerin davranışlarını gözlemlerler. Anne,baba kahvaltı yapmaya özen gösterirse ve kahvaltı kararı çocuğa bırakılırsa uzun vadede ciddi kazanımlar elde edilebilir. Kahvaltı alışkanlığını kazandırmak için ısrarlı davranışlar sergilemek, zorlayıcı olmak doğru değildir. Sabırla beklenmesi ve insiyatifin çocuğun elinde olduğunun hissettirilmesi ve anne babayı gözlemlemesi sağlanmalıdır. Kesinlikle aceleci davranılmamalıdır.
Kahvaltı tabakları karışık görüntüler içermemeli, çocuğun yiyebileceği miktarda ve az olmalıdır.
Erken tokluk hissi yaratabilecek süt ve süt ürünleri kahvaltı yerine ara öğünlerde (saat 11.00 veya 16.00 da) tercih edilmelidir.
Sabahları açık küçük bir fincan çay ile yapılan kahvaltının önemini herkes biliyordur. Her ne kadar uzun yıllar demir emilimini düşürdüğü için çocuklarda pek önerilmemiş olsa da özellikle çocuğun ilkokula başlaması ile kahvaltıya ılık, açık bir fincan çayda eklenmelidir. Az miktarda alınan çayın ağız florası açısından önemi büyüktür. Yıkayıcı etkisi ile ağız içerisinde tıpkı bir gargara görevi görür. İçerdiği tein, cafein, teofilin ve bazı antioksidanlar nedeniyle aynı zamanda da faydalıdır da.
Şu sıralar çevremizde sıklıkla gördüğümüz kahvaltı tipi; bebek arabasında oturtulmuş elinde tablet, telefon ya da televizyon izlettirilerek yemek yeme şeklidir. Kesinlikle çok yanlış olan bu manzaradan bebeklerin acilen kurtarılması gerekmektedir. Radyasyonun zararları ayrı bir ana başlık olması sebebiyle şu anda bahsetmeyi uygun görmüyorum fakat özellikle 0-2 yaş çocuklarda bu tip görüntülerin izlettirilmesi hem göz sağlığı açısından zararlı hem de kısa sürede değişen ekrana bakma, kısa zaman hafızasını geliştirmekte ve çocuklarda otizme meyli artırmaktadır. Çevremizde gördüğümüz hatta dahi sandığımız kelimeleri, sayıları belli bir sırayla akılda tutan çocuklar aslında bu tip bebeklik geçiren sağlıksız çocuklar…
SAĞLIKLI OLAN: EVDE TÜM GÖRSEL ELEKTRONİK EŞYALAR KAPALI, KARŞILIKLI SOHBET EDİLEREK, YENİLEN GIDALARIN TADLARI KEŞFEDİLEREK YAPILAN KAHVALTILARDIR.
Dr.Seran Ünlüer